Ruhi Mücerret- Murat Menteş

En son Temmuz'un ortasında yazmışım. :o Buraları boş bırakmamın sebebi elbette var, www.emilianata.com'a fazlasıyla ağırlık vermem ve oraya bir kitap köşesi açmam oldu. Bu sefer acaba bu blog kalsa mı yoksa burayı kapatıp tüm kitapları oraya mı yazsam bilemedim. Hala da bilemiyorum. Burası gerçekten kitaplık gibi olsun istiyorum. Ama tüm kitapları buraya yazarsam oraya bir şey kalmayacak :) Sanırım en iyisi olduğu gibi bırakmak.

Sonunda bitti, oh çok şükür bitti dediğim bir kitapla karşınızdayım. Bu kitap yüzünden elimdeki diğer kitaplara geçemedim, her başladığımı da yarım bıraktım. 



Murat Menteş aslında benim anlatım biçimine, diline, o cümlelerine, kurduklarına ciddi anlamda hayranlık duyduğum bir yazar. İlk olarak Korkma Ben Varım'ı okumuştum da elimden bırakamamıştım, günlerce kitaplar hakkında konuşabildiğim herkese anlatmıştım. Daha önce nasıl duymadım diye hayıflanmıştım. Türk Edebiyatı'nın sağlam kalemleri var elbette ama son zamanlarda böyle absürd komedi polisiye yazıp dili bu kadar verimli kullanabilen başka kimse yok. Yani o zamana kadar benim okuduklarım arasında yoktu. Hala o hayranlık var... Sonra biraz da korka Dublorün Dilemması'nı aldığımda o da aynı etkiyi yaptı bende. Bir sürü cümlenin altını çizdim, nasıl güzel anlatmış diye sevdim o cümleleri resmen. Çok uzun süre, farklı farklı yazılarda da bu hayranlığımı paylaştım. 



Sonra Ruhi Mücerret çıktı, oh be yeni kitap dedim. Oldukça uzun bir zaman sonra adım, daha da uzun bir zaman sonra başladım okumaya. Bir kaç sayfa çok zor aktı. Bu sanki benim tanıdığım Menteş değildi... Bazı kitaplar elli, bazıları ise 100 sayfadan sonra açılır ya, bekledim ben de. Bu süre boyunca yine bazı cümleleri çok sevdim, bazılarını not aldım. Altını çizdim. Yanına post-itler yapıştırdım. Ama Ruhi Mücerret'in hareketleri kadar ağır bir kitaptı benim için. Yine sevdim sevmesine ama nedense gözümde bir Korkma Ben Varım ya da Dublorün Dilemması değil maalesef. 



Ne ilginç içinden onlarca cümle sevdim, bazen boylu boyunca bir sayfa... Ama yine de bu kitabı tam olarak sevemedim. Kapağını bile sevemedim. Muhtemelen okuyanlar arasında bu şekilde düşünen de bir tek benim. Menteş hayranlığıma biraz darbe vurduğu da doğru. Hala çok zeki, çok yetenekli olduğunu düşünüyorum ama önceki iki kitabının yanında çarpıcılığı az bir kitap olmuş. Umarım en kısa zamanda yeni bir roman daha yazar ve ben onu nefes almadan okurum, eskisi gibi.





Yorumlar

  1. benim okuduğum ilk menteş kitabı. bayılmıştım!! hala alıntılarını okurum eğlenirim.
    sonra dublörün dilemmasını okudum. korkma ben varım da hala okunmayı bekliyor hevesle okuyacağım da ne hangi vakit :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ben de onlarca yaptım ama diğer ikisi kadar çok sevemedm bunu bir türlü:) onu da çok seveceksin, eminim!

      Sil
  2. öyle oldu çok şükür:) teşekkür ederim :)

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar